20 Haziran 2012 Çarşamba

Yayla Günlükleri


"Bir insan yaylada ne yapar ya"  sorusu belki de arkadaşlarım tarafından bana bu yaz en sık sorulan soru oldu.

Bir insan yaylada ne yapar?
Efendim aslında yapacak fazla bir şey yok. [Evet artık bunu itiraf etmemin, yeri ve zamanı]

En basiti ve hissettirmeden en hızlı sizi ele geçirebilecek olanı; durumu kabullenip yayla insanı olmayı kabul etmektir.

Yayla insanları organik sebze yetiştirir. [Yanda gördüğünüz gibi] Domates, salatalık, biber en popüler olanları... İşte bu sebzeleri yetiştirip, olgunlaşıp olduğu zaman koparıp yemenin zevkine varabilirsiniz.
Hala biraz sıkıcı gelebiliyor olabilir; çünkü sonuçta bir sebzenin olgunlaşması fazla hızlı bir süreç değil. Ama eğer kendinizi yayla insanı olma yoluna adarsanız, sebzedeki en ufak büyümeyi bile fark edip, heyecanlanabilirsiniz. [Sonra da, ben neye heyecanlanıyorum ya diyip kendinize şaşırmışken bulursunuz kendinizi]

Yaylada başka ne yapılır?
"Efendim sebze işi bana göre değil beklemem öyle ya" derseniz bir ağaç altında kitap okumayı önerebilirim. Hem eğer yeterince şanslı olursanız, sizi yanlız bırakmayan küçük sevimli hayvanlara bile rastlarsınız.
Eğer yeterince şanslı değilseniz, ağaç altı değil terasta bile otururken sizi ısıracak böceklere maruz kalabilirsiniz.

Başka başka ne yapılır? 
Bilmem ki... Ben örgü falan örüyorum bir de. Hırka yapmaya karar verdim, azimle örüyorum. Yavaş ilerleyen başka bir uğraş ama. Sabırlı olmalı insan tabi.

Başka da birşey gelmiyor ki aklıma. Ben genelde bu üçlü içindeyim. Film de izlenir ama. Uyunur da. Hayal de kurulur, plan da yapılır. ^^

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder